İçeriğe geç

Görgü nedir örnek ?

Görgü Nedir, Örnekleri Nelerdir? Psikolojik Bir Bakış

İnsan davranışlarının ardındaki görünmez nedenleri anlamaya çalışan bir psikolog olarak, her gün küçük bir gözlem beni büyüler: İnsanlar, çoğu zaman farkında olmadan, toplumun “görünmez kuralları”na uyarlar. Bu kuralların adı görgüdür. Kimi zaman bir teşekkür, kimi zaman bir kapıyı tutmak kadar basit bir davranış, aslında insanın sosyal uyum kapasitesinin bir göstergesidir.

Görgü nedir, örnekleri nelerdir?” sorusuna yalnızca toplumsal kurallar açısından değil, psikolojik dinamikler açısından da bakmak gerekir. Çünkü görgü, bireyin dış dünyayla ilişkisini belirleyen bir aynadır — hem bilişsel hem duygusal hem de sosyal düzeyde.

Görgünün Psikolojik Temeli: Bilişsel Düzey

Görgü, ilk bakışta bir alışkanlık gibi görünür; ama özünde karmaşık bir bilişsel süreçtir. İnsan, sosyal durumlarda nasıl davranması gerektiğini öğrenirken “toplumsal senaryolar” geliştirir. Bu senaryolar, çocukluk döneminde ebeveyn gözlemleriyle başlar.

Bir çocuk, annesinin teşekkür ettiğini, babasının selam verdiğini gördüğünde, zihninde şu bilişsel yapı oluşur: “Toplumda kabul görmek için belirli davranış kalıplarını izlemeliyim.”

Bu bilişsel çerçeve, ilerleyen yaşlarda “otomatik sosyal beceriler” olarak işler. Örneğin; kalabalıkta yüksek sesle konuşmamak, sırada beklemek ya da birine yer vermek gibi davranışlar, artık düşünülmeden yapılan refleksler haline gelir. Görgü, öğrenilmiş bir sosyal zekâ biçimidir — kişinin çevresini doğru okuyup uygun tepki vermesini sağlar.

Duygusal Boyut: Empati ve Özdenetim

Görgünün yalnızca akıl değil, duygu temelli bir boyutu da vardır. Temelinde empati yatar. Başkalarının duygularını hissedebilmek, onların sınırlarına saygı duymanın en güçlü iticisidir.

Birinin sözünü kesmemek, birine teşekkür etmek, birine nazikçe yaklaşmak… Tüm bunlar, karşı tarafın duygusal deneyimini önemsemek anlamına gelir.

Psikolojide buna “duygusal farkındalık davranışı” denir. Empati düzeyi yüksek bireylerde görgü davranışları kendiliğinden gelişir; çünkü kişi, kaba bir hareketin diğerinde yaratacağı rahatsızlığı içselleştirir.

Ayrıca görgü, özdenetim ile de yakından ilişkilidir. Dürtüsel davranışlarını kontrol edebilen insanlar, toplumsal bağlamda daha uygun tepkiler verirler. Bu, görgünün duygusal olgunlukla doğrudan bağlantılı olduğunu gösterir.

Sosyal Psikoloji Perspektifinden Görgü

Sosyal psikoloji, bireyin davranışlarını grup dinamikleri içinde inceler. Bu açıdan bakıldığında görgü, toplumsal uyumun sessiz düzenleyicisidir.

Bir toplumda görgü kuralları, sosyal bağların sürekliliğini sağlar. Her “lütfen”, “teşekkür ederim” ya da “özür dilerim” ifadesi, karşılıklı güvenin mikro bir inşasıdır.

Toplumlar arasında görgü farklılıkları bu yüzden kaçınılmazdır; çünkü her kültür kendi sosyal beklentilerini farklı şekillerde kodlar.

Örneğin; Japonya’da baş eğmek saygının göstergesiyken, Batı toplumlarında doğrudan göz teması kurmak aynı anlamı taşır. Bu fark, yalnızca kültürel değil; sosyal psikolojik açıdan da önemlidir. Çünkü birey, bulunduğu grubun değerlerini içselleştirerek “biz duygusunu” pekiştirir. Görgü, bu “biz”in sessiz dilidir.

Görgü ve Modern Toplum: Dijital Dönemde Yeni Kurallar

Teknolojinin yaygınlaşmasıyla birlikte görgü kuralları da dijital alana taşındı. Artık çevrim içi ortamlarda bile, dijital görgü (netiquette) kavramı gündemde. Bir mesajı yanıtsız bırakmak, başkasının özel alanına izinsiz girmek ya da sosyal medyada saldırgan dil kullanmak, “görgüsüzlük” olarak tanımlanabiliyor.

Psikolojik açıdan bu durum, bireyin dijital ortamlarda da sosyal kimliğini koruma çabasıdır. Yani görgü, yalnızca fiziksel davranışlarla sınırlı kalmaz; dijital alanlarda da sosyal uyumun bir ölçütü haline gelir.

Bu da bize gösterir ki görgü, her dönemde değişse de, temelinde insanın saygı ve empati ihtiyacını temsil eder.

Görgüye Dair Psikolojik Örnekler

Görgüye dair günlük yaşamdan bazı örnekleri psikolojik açıdan değerlendirebiliriz:

– Toplu taşımada yer vermek: Empati ve sosyal sorumluluk bilincinin göstergesidir.

– Yemekte konuşmamak: Özdenetim ve çevresel farkındalığın sonucudur.

– Teşekkür etmek: Pozitif duygusal aktarımı ve karşılıklı güveni güçlendirir.

– Sıraya riayet etmek: Toplumsal adalet duygusunun mikro düzeydeki tezahürüdür.

Bu davranışlar küçük görünse de, toplumun ruhsal sağlığını koruyan psikolojik bağ dokusunu oluşturur.

Sonuç: Görgü, İnsan Olmanın Psikolojisidir

Görgü, sadece “nasıl davranılacağını bilmek” değil; başkasını hissedebilme kapasitesidir. Bilişsel olarak öğrenilir, duygusal olarak içselleştirilir, sosyal olarak sürdürülür.

Bir toplumda görgü seviyesinin yüksekliği, o toplumun psikolojik olgunluğunun da göstergesidir.

Bu yüzden, görgü kurallarını ezberlemek değil; onların ardındaki insani niyeti anlamak gerekir: saygı, empati ve bilinçli farkındalık.

Etiketler: #Görgü, #Psikoloji, #Empati, #SosyalPsikoloji, #İnsanDavranışları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Hipercasino şişli escort megapari-tr.com deneme bonusu
Sitemap
ilbet girişprop money